Posted in FotoBlog

Almost 10 years later, when I set out for a new Yıldız Tilbe concert, it was March 8 and I could not imagine that some metro stations might have been closed by the governor’s decision. Of course, I will also walk from Kabataş to Harbiye…

The gathering of thousands of people in a hall was very meaningful for a “protest” woman on the day when women tried to prevent women from coming together to protest.

I didn’t know when Yıldız Tilbe started her concert with the audience’s intense applause and cheers, but as I later learned from a security guard, she came to the hall at 15:30 and completed all her preparations. This was quite surprising after seeing the bands that started soundchecking 1 hour before the concert.

There was a happy, calm and careless Yıldız Tilbe in front of me that night. Compared to 10 years ago, he seemed more detached from the audience and returned to his own world. Even though there weren’t thousands of people in front of him, he was as comfortable as if he was swinging by himself in the living room of his house. When he extended his microphone to the hall, it was as if he was among everyone at the same time, proud of his songs that were sung uninterruptedly.

Despite all the economic troubles, pandemic conditions, cold weather and war psychology, I think it needs more than good singing to gather thousands of people in a hall. Yıldız Tilbe seemed to have succeeded that night, and I think it was largely due to her own unique behavior for 20 years.

Neredeyse 10 yıl sonra yeni bir Yıldız Tilbe konseri için yola çıktığımda günlerden 8 Mart’tı ve ben valilik kararıyla bazı metro istasyonlarının kapatılmış olabileceğini düşünememiştim. Tabi, Kabataş’tan Harbiye’ye yürüyeceğimi de…

Kadınların protesto etmek için bir araya gelmesinin engellenmeye çalışıldığı gün “protest” bir kadın için binlerce kişinin bir salona toplanması oldukça manidardı.

Yıldız Tilbe, tam saatinde izleyicilerin yoğun alkış ve tezahüratları eşliğinde konserine başladığında bilmiyordum ama sonradan bir güvenlik görevlisinden öğrendiğim kadarıyla salona 15:30’da gelmiş ve tüm hazırlıklarını tamamlamıştı. Konserden 1 saat önce soundcheck yapmaya başlayan gruplar gördükten sonra bu baya şaşırtıcı geldi.

Mutlu, kendi halinde ve umursamaz bir Yıldız Tilbe vardı o gece karşımda. 10 yıl öncesine göre seyirciden daha kopuk ve kendi dünyasına dönmüş gibiydi. Karşısında binlerce insan yokmuş da evinin salonunda kendi kendine salınır gibi rahattı karşımızda. Mikrofonunu salona uzattığında ise kesintisiz söylenen şarkılarının gururuyla sanki herkesin arasındaydı aynı zamanda.

Tüm ekonomik sıkıntılara, pandemi şartlarına, soğuk havaya ve savaş psikolojisine rağmen binlerce insanı bir salona toplayabilmek için sanırım iyi şarkı söylemekten daha fazlası gerekir. O gece Yıldız Tilbe bunu başarmış gibi görünüyordu ve bence bunda 20 yıldır gösterdiği kendine münhasır davranışlarının büyük payı vardı.

Start typing and press Enter to search

Shopping Cart